Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Biz tüm tezlerimizi hukuk lisanında anlatıyoruz lakin Yunanistan oburlarının maşası oluyor. Daima bizi tahrik etmeye çalışıyor. Biz de kendisine hatırlatıyoruz, geçmişte de tahriklerde bulundunuz, karşılığını aldınız. Faturası da ağır oldu. Bunu en güzel Yunanistan’ın bilmesi lazım.” dedi.
Kurşunlu Han’da iş insanları ve STK temsilcileriyle bir ortaya gelen Çavuşoğlu, dış siyasette temel unsurlarının Türkiye‘nin hak ve çıkarlarını korumak olduğunu vurguladı.
Hak ve çıkarları korumak için alanda ve masada güçlü olunması gerektiğinin altını çizen Çavuşoğlu, “Eskiden tahminen gücümüz kadar oyun kurucuyduk fakat bugün Türkiye oyun kurucu bir ülke. Oburlarının kurduğu oyunların peşinde giden ya da aldığı kararların peşinde giden edilgen bir ülke değiliz hamdolsun. Etken bir ülkeyiz. Oyunu da kuruyoruz, ülkemizin hilafına kurulan oyunları da bozuyoruz.” diye konuştu.
Türkiye’nin kendi çıkarlarını korurken Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin çıkarlarını da korumak zorunda olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, “İşte Doğu Akdeniz’de, kıta sahanlığımızda, Ege’de hak ve çıkarlarımızı korumak kollamak için her şeyi yapıyoruz. Kıta sahanlığımızın hudutlarını belirledikten sonra hiçbir gemiyi kıta sahanlığımız hudutları içine sokmadık.” tabirlerini kullandı.
“Biz bunların samimiyetsizliğini her platformda, her masada, her toplantıda gördük”
Rum kesiti ve Yunanistan’ın son bir yıl içinde 9 kez kendi gemileri yahut diğer ülkelerin gemileriyle Türkiye’nin kıta sahanlığına girmek isteğini lakin buna müsaade vermediklerini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Ege’de yıllardır devam eden sıkıntılar var. Birbirinin içine girmiş meseleler var. ‘Gelin’ dedik, bu sıkıntıları diyalog yoluyla çözelim. En son Cumhurbaşkanımız Miçotakis’e İstanbul’da 14 Mart’ta öğlen yemeğinde konuk ederken bunları anlattı. Kendisi de söyledi Cumhurbaşkanımıza, ‘Üçüncü ülkeleri devreye sokmayalım, kendi ortamızda bu işleri çözelim, diplomasiyi artıralım, bu sıkıntıları çözmemiz lazım, biz komşuyuz.’ Ne oldu? İki hafta geçmedi Türkiye aleyhine tüm dünyada başta ABD kongresi olmak üzere, bir de müttefik, NATO’da müttefik. F-16 vermeyip bize hasmane siyasetlerini daha da arttırdılar. Bunlara itimat olmaz. Bunlar dürüst değil. Sizi görür sarılır, ‘Dostuz, arkadaşız, komşuyuz’ çabucak içeri resmi toplantıya girersiniz daha birinci cümlesi, hiç kimse konuşmadan kalkarlar, Türkiye’yi kötülerler. Biz bunların samimiyetsizliğini her platformda, her masada, her toplantıda gördük. Bir de en haksız durumda en haklıymış üzere anlatma konusunda da becerikliler.”
“Biz tüm tezlerimizi hukuk lisanında anlatıyoruz”
Bakan Çavuşoğlu, kelamlarına şöyle devam etti:
“Ama Türkiye olarak biz BM’ye yazdığımız mektuplar silahsızlandırılmış adaların silahlandırılması ihlali, tıpkı halde öteki bahisler Türkiye’nin haklı tezlerini tüm dünyaya anlatmaya başlayınca bu sefer yaygara kopardılar ‘Türkiye bizim topraklarımıza göz dikiyor, egemenliğimizi ihlal etmeye başlıyor’ Muahedeler ortada. Sen bu adaları silahlandıramazsın kardeşim, o kuralla verilmiş. Muahedeyi bozuyorsun. Benimle hukuk lisanında konuş. Gidip de sağa sola iftira atma, palavra atma. Oburlarının maşası olma. Dün ben bunu söyleyince maalesef en çok tenkit de içeriden geldi. Neymiş efendim ‘Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanının bu türlü bir üslupla konuşmaması lazımmış, Yunanistan’ı incitmememiz lazımmış bizim. ‘Yunanistan problemleri kaşıyor’ dedik ya, bu üslup olmazmış. Neredeyse ‘Yunanistan haklı’ diyecekler. Biz tüm tezlerimizi hukuk lisanında anlatıyoruz lakin Yunanistan diğerlerinin maşası oluyor. Daima bizi tahrik etmeye çalışıyor. Biz de kendisine hatırlatıyoruz, geçmişte de tahriklerde bulundunuz, karşılığını aldınız. Faturası da ağır oldu. Bunu en uygun Yunanistan’ın bilmesi lazım.”
“Türkiye’nin dostluğu kadimdir, hasımlığı ise vahimdir”
Yunanistan’a Türkiye’nin dostluğunu kazanması tavsiyesinde bulunan Bakan Çavuşoğlu, “Türkiye’nin dostluğu kadimdir, hasımlığı ise vahimdir. Türkiye’nin dostluğunu kazamaya çalış. Diğerlerine güvenme, diğerlerinin ikinci el üç beş uçak vermesiyle yahut sana silah vermesiyle hiçbir avantaj elde edemezsiniz. Ülkende birkaç üs kurdun diye havalara girmeye gerek yok. Problemleri çözmek istiyorsan evvel samimi ol lakin bu samimiyeti Yunanistan’da göremiyoruz. Biz de hak ve çıkarlarımızı korumak için, Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını korumak için ne gerekiyorsa onu yapacağız. Biliyorsunuz Abdülhamid Han gemimiz Akdeniz’e açıldı kıta sahanlığımızın her bölgesinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ruhsat verdiği her yerde sondaj ve sismik araştırma çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu bizim hakkımız, bu bizim vazifemiz.” diye konuştu.
(Sürecek)